Öldürmeyen Acı Güçlendirir
Eğer ölmemişsek hala yaşıyoruz demektir eğer yaşıyorsak ta hala umut
ediyoruz demektir. Umut hissederken insan zayıf hissetse bile içten
içe güçlü bulur kendini çünkü onca acıya rağmen hala hayattadır hala
yaşıyordur. İnsanoğlu gizliden gizliye savaşı sever ve galip çıktıkça
da güçlenir yeni sorunlarla uğraşır. Sorunlar olmasa ve biz onları
çözmek için uğraşmasak bu dünya sıkıcı bir yer olurdu. İnsan aldığı
darbelerden sonra edindiği tecrübelerden sonra daha da güçleniyor. O
an yaşadığımız şey çok ağır gibi geliyor ama zaman sonra anlıyoruz ki
aslında o çok büyük yük dediğimiz çok büyük sorumluluk dediğimiz
şeyler bizi en iyi kılmak için çıkmış karşımıza. İnsan her yaşadığı
acıyla daha da bilgilenir, böylelikle daha da kuvvetlenir. Bir şey bir
defa başına geldiyse eğer, bir dahakine nasıl davranman gerektiğini
daha iyi bilirsin Ve bu seni güçlendirir. bu her konu için geçerli.
Hastalık olsun ayrılık gibi şeyler olsun. O şeyi yenmeyi bir defa
başardıysanız eğer. Bunu her zaman başarabilirsiniz. Hem insanın acıya
alışmasını hem de acıyla yaşamayı bilip güçlenmesini anlatıyor.
Doğrudur da şu zaman kavramını silen tek laftır, İnsan acı çekmeye
alışır, Güçlenir, az imlenir. Yani diyeceğim o ki insan karşılaştığı
büyük acılar karşısında asla yıkılamamalı, pes etmemeli. Daima umutlu
olmalı çünkü Nietzsche’nin de dediği gibi “öldürmeyen acı
güçlendirir”.
Eğer ölmemişsek hala yaşıyoruz demektir eğer yaşıyorsak ta hala umut
ediyoruz demektir. Umut hissederken insan zayıf hissetse bile içten
içe güçlü bulur kendini çünkü onca acıya rağmen hala hayattadır hala
yaşıyordur. İnsanoğlu gizliden gizliye savaşı sever ve galip çıktıkça
da güçlenir yeni sorunlarla uğraşır. Sorunlar olmasa ve biz onları
çözmek için uğraşmasak bu dünya sıkıcı bir yer olurdu. İnsan aldığı
darbelerden sonra edindiği tecrübelerden sonra daha da güçleniyor. O
an yaşadığımız şey çok ağır gibi geliyor ama zaman sonra anlıyoruz ki
aslında o çok büyük yük dediğimiz çok büyük sorumluluk dediğimiz
şeyler bizi en iyi kılmak için çıkmış karşımıza. İnsan her yaşadığı
acıyla daha da bilgilenir, böylelikle daha da kuvvetlenir. Bir şey bir
defa başına geldiyse eğer, bir dahakine nasıl davranman gerektiğini
daha iyi bilirsin Ve bu seni güçlendirir. bu her konu için geçerli.
Hastalık olsun ayrılık gibi şeyler olsun. O şeyi yenmeyi bir defa
başardıysanız eğer. Bunu her zaman başarabilirsiniz. Hem insanın acıya
alışmasını hem de acıyla yaşamayı bilip güçlenmesini anlatıyor.
Doğrudur da şu zaman kavramını silen tek laftır, İnsan acı çekmeye
alışır, Güçlenir, az imlenir. Yani diyeceğim o ki insan karşılaştığı
büyük acılar karşısında asla yıkılamamalı, pes etmemeli. Daima umutlu
olmalı çünkü Nietzsche’nin de dediği gibi “öldürmeyen acı
güçlendirir”.
KERİM EROL
CİMRİLİK
VE YOKSULLUK
Cimriliğin sözlük anlamı Harcanması
gereken malı sarf etmekten kaçınmak, para ve malı çok sevdiğinden dolayı,
başkasına bir şey vermekten çekinmektir.
İnsanı hem dünya hem de ahiret
saadetinden mahrum eden kötü huylardan biride cimriliktir. Cimri insan elinde
olduğu halde onu değerlendirmeyen onu kullanmaktan korkan insandır. Cimri
insanlar toplum içerisinde sevilip sayılmazlar. Bir insan ne elindekini sarf
etmesi gerektiği halde sarf etmeyip cimrilik yapmalı ne de sarf etmesi
gerektiğinden daha fazla sarf edip israf yapmalıdır insanlar cimrilik ve israf
yapmamalıdır. Cimrilik ile israf arasında bir çizgi vardır insan bu çizgiye
uyarsa daha iyi imkanlara altında yaşar. Bir de bu durumdan farklı bir durum
daha vardır o da Elinde imkanı olmadığı için bazı imkanlardan mahrum kalmaktır
bu durum yoksulluk olarak adlandırılır. Yoksulluk insanın temel ihtiyaçlarına
gerektiğinden az erişebilmesi ya da hiç erişememesidir. Bundan dolayı yoksulluk
herkesin anlayabileceği bir durum değildir.Yoksulluk
ile cimrilik birbiriyle karıştırılmamalıdır. Ve şu asla unutulmamalıdır ki
Yoksul, dünyanın bazı nimetlerinden cimri ise bütün nimetlerinden mahrumdur.
İnsanlar yoksul kişileri görünce üzülürler onlara maddi manevi yardımlarda
bulunurlar bence cimri insanlara da en
az yoksul insanlar kadar üzülmelilerdir çünkü cimri insanlar hayattan bir zevk
alamazlar
Kısacası insanlar elinde olduğu halde
onu değerlendirmeyip saklamamalıdır İnsan elinde imkanı varken onu en iyi biçimde
değerlendirmelidir. Hayatta her şey varlık değildir.
METEHAN KALAYCI
Her kişinin
bir işi, iyi bildiği uğraşı vardır. Toplumda herkes kültürü ve çalışmasının
sonunda elde ettiği imkanlarla yaşar.
Kişi hayatını tanzim ederken kendine uygun yaşayış biçimini seçer. Çok yüksek veya aşağılarda görünmek pek çok sıkıntıları beraberinde getirir. Parasını değişik tiple harcayan kimseler vardır. İhtiyaçları için de olsa bazı insanlar para harcamayı istemezler. Gerekeli eşyanın en ucuzu alırlar. Aldığı eşya iyi olmadığından bir süre sonra kırılır,eskir. Cimri, parasına harcamaya kıyamayanlar öyledir. Bu tip insanlar parayı çok severler. Kişinin varlıklı olması önemli değildir. Çevresine, kendisine hiç bir yararı olmayanın ne anlamı olabilir ki? Parayı değişik alanlarda değerlendirilebilir, dilediğimizde ulaşmada ondan yararlanabiliriz. Para olumlu kullanıldığında bize yardımcı olur. Kimi zamanda para insanları yönetmeye başlar. Böylece para, kendisini hizme edilen bir efendi durumuna geçer. Cimri insanlar böyledir. Para merkezlidirler. Onlar için varsa yoksa paradır. Harcamaya kıyamazlar. Onlar için her şey çok pahalıdır veya ne gereği vardır. Bunun sonucunda da dünyadaki bir çok güzelliklerden mahrum kalırlar.
Bir şeyin yokluğunu çeken fakir insan, ihtiyacından daha fazlası elde edemez. Yokluk içindeki kişi, eline geçenlerle ihtiyacını gideremeye çalışır. İyi kötü ayırımı yapamaz. Bol para insanın işini kolaylaştırır. Fakir insan için bu imkansız gibidir. Para insanı dar zamanlarda sıkıntıdan kurtarır. Herkes bütçesine göre harcama yapar. Fakir insanda kendi bütçesine göre harcama yapar. Toplumda herkesin zengin olması düşünülemez. Herkes kendi bütçesine göre harcama yapar.
Zengin kendine göre, fakir kendi parasına göre harcama yapar. Cimri ise, parasını harcamaya kıyamadığı için bir çok şeyden mahrum kalır.
Kişi hayatını tanzim ederken kendine uygun yaşayış biçimini seçer. Çok yüksek veya aşağılarda görünmek pek çok sıkıntıları beraberinde getirir. Parasını değişik tiple harcayan kimseler vardır. İhtiyaçları için de olsa bazı insanlar para harcamayı istemezler. Gerekeli eşyanın en ucuzu alırlar. Aldığı eşya iyi olmadığından bir süre sonra kırılır,eskir. Cimri, parasına harcamaya kıyamayanlar öyledir. Bu tip insanlar parayı çok severler. Kişinin varlıklı olması önemli değildir. Çevresine, kendisine hiç bir yararı olmayanın ne anlamı olabilir ki? Parayı değişik alanlarda değerlendirilebilir, dilediğimizde ulaşmada ondan yararlanabiliriz. Para olumlu kullanıldığında bize yardımcı olur. Kimi zamanda para insanları yönetmeye başlar. Böylece para, kendisini hizme edilen bir efendi durumuna geçer. Cimri insanlar böyledir. Para merkezlidirler. Onlar için varsa yoksa paradır. Harcamaya kıyamazlar. Onlar için her şey çok pahalıdır veya ne gereği vardır. Bunun sonucunda da dünyadaki bir çok güzelliklerden mahrum kalırlar.
Bir şeyin yokluğunu çeken fakir insan, ihtiyacından daha fazlası elde edemez. Yokluk içindeki kişi, eline geçenlerle ihtiyacını gideremeye çalışır. İyi kötü ayırımı yapamaz. Bol para insanın işini kolaylaştırır. Fakir insan için bu imkansız gibidir. Para insanı dar zamanlarda sıkıntıdan kurtarır. Herkes bütçesine göre harcama yapar. Fakir insanda kendi bütçesine göre harcama yapar. Toplumda herkesin zengin olması düşünülemez. Herkes kendi bütçesine göre harcama yapar.
Zengin kendine göre, fakir kendi parasına göre harcama yapar. Cimri ise, parasını harcamaya kıyamadığı için bir çok şeyden mahrum kalır.
MUZAFFER MUTLUTÜRK
YOKSUL
DÜNYANIN BAZI NİMETLERİNDEN,
CİMRİ
İSE BÜTÜN NİMETLERİNDEN MAHRUMDUR..
YOKSUL
İNSANLAR PARALARI OLMADIĞI İÇİN AİLESİNİN VEYA KIENDİ İSTEKLERİNİN BÜYÜK BİR
ÇOĞUNLUGUNU YAPAMAZLAR..
CİMRİ
İNSANLAR İSE KENDİ İSTEKLERİNİ DAHİ YAPAMAZLAR..
ÇÜNKÜ
CİMRİ İNSANLAR YAPMAK İSTEDİKLERİ OLUMLU EYLEMLERİ YAPARKEN PARALARININ
GİDECEĞİNİ MALZEMELERİNİN EKSİLİCEĞİNİ DÜŞÜNÜRLER..
BU
TARZ İNSANLAR UFAK İNSANLARDIR.
YOKSUL
İNSANLAR İSE ELLERİNE UFACIK BİR MALZEME GEÇSE Bİ PARA GEÇSE KENDİSİNE VEYA
AİLESİNE HARCAR ÇÜNKÜ İHTİYACI VARDIR O PARAYA..
CİMRİ
İNSANLARDAN YARDIM İSTENSE VE İSTESEK BİR YOLUNU BULUP MUTLAKA GEÇİŞTİRİRLER
PARAM YOK DERLER LAKİN CEPLERİ BALYALARLA DOLUDUR..
CİMRİ
İNSANLAR BEN EVLATLARIMA HARAM PARA YEDİRMEDİM DER AMA LÖPÜR PARALARI
GÖTÜRÜRLER ÇÜNKÜ O PARALAR KENDİ PARALARI DEĞİLDİR..
KENDİ
PARALARINA ELLERİNİ SÜRMEZLER SÜRDÜRMEZLER..
KEFENİN
CEBİ VAR ZANNEDERLER..
YAZIK
BU İNSANLARA..
YOKSUL
İNSANLAR EVLERİNDE BİR MİSAFİR AĞIRLARKN ELLERİ AYKLARINA DOLANIR EVİNDE NE
VARSA ÖNÜNE ÇIKARIP HİZMET EDER..
LAKİN
BİR CİMRİ İNSAN YAPTIĞI SÜTLACA SU BİLE EKLER BULAŞIK DETERJANINA SU EKLEYİP
IKI SEFERLİK KULLANIR BİR NEVİ KENDİ HAYATINI KÜÇÜMSER BAŞKALARININ GÖZLERİNİN
ÖNÜNDE...
TOLGA DÖNMEZ
Dünyanın nimetlerinden yararlanmak için illa paran ya da malın
mülkünün olması gerekmez. Önemli olan o malı mülkü paylaşmayı bilmektir.
Yoksul olan kişi herşeyi alamaz kendi ihtiyacını karşılamak,evine ekmek getirmek için uğraşır.Fakat cimri olan bir kişi hiç kimseyle bir şey paylaşmadığı için kimsedende karşılık alamazbütün nimetlerden mahrum kalır. Biz bu nimetlerden mahrum kalmamak için gerektiği yerde eli açık olmalıyız. Gerektiği yerde eli açık olalımki etrafımızda arkamızı dayayabileceğimiz,güvenebileceğimiz, dostlarımız , arkadaşlarımız olmalı. Çünkü bence etrafımızdaki en önemli nimetler arkadaşlarımızdır,dostlarımızdır Mesela önceden sadaka taşları vardı. Sadaka taşları bir kişinin gönlünü kırmadan yoksullara yardım etmek içindir. Sadaka taşına para bırakan insanlar yoksulların gönlünü eder ve yoksulların duasını alır fakat cimri olan kişiler bu duadan faydalanamaz. Madem böyle bir durum varsa neden cimrilik yapalım
Cimri olan bir kişi kibirlidir,burnu kalkıktır. Fakat yoksul olan bir kişi çekingendir,azimlidir. Çalışkan olan bir kişi peygamberimizin sözüne nail olur. Peygamberimiz: "Allahım! Tembellikten, korkaklıktan, ihtiyarlığın verdiği düşkünlük ve cimrilikten sana sığınırım".demiştir. Peygamberimiz bu sözü söylüyorsa neden cimri olalım.
Ee ne demiş atalarımız. "Ev alma,komşu al." demişler. Çünkü insanın malı mülkü insana hiç birşey kazandırmaz. İnsan insanlarla mutludur. İnsanda mutlu olduğu kişiyle birlikte olmalıdır. Mutlu olduğu kişilerle birlikte olsun ki dünya nimetlerinden yararlansın hepsinden olmasada en güzellerinden yararlansın
Yoksul olan kişi herşeyi alamaz kendi ihtiyacını karşılamak,evine ekmek getirmek için uğraşır.Fakat cimri olan bir kişi hiç kimseyle bir şey paylaşmadığı için kimsedende karşılık alamazbütün nimetlerden mahrum kalır. Biz bu nimetlerden mahrum kalmamak için gerektiği yerde eli açık olmalıyız. Gerektiği yerde eli açık olalımki etrafımızda arkamızı dayayabileceğimiz,güvenebileceğimiz, dostlarımız , arkadaşlarımız olmalı. Çünkü bence etrafımızdaki en önemli nimetler arkadaşlarımızdır,dostlarımızdır Mesela önceden sadaka taşları vardı. Sadaka taşları bir kişinin gönlünü kırmadan yoksullara yardım etmek içindir. Sadaka taşına para bırakan insanlar yoksulların gönlünü eder ve yoksulların duasını alır fakat cimri olan kişiler bu duadan faydalanamaz. Madem böyle bir durum varsa neden cimrilik yapalım
Cimri olan bir kişi kibirlidir,burnu kalkıktır. Fakat yoksul olan bir kişi çekingendir,azimlidir. Çalışkan olan bir kişi peygamberimizin sözüne nail olur. Peygamberimiz: "Allahım! Tembellikten, korkaklıktan, ihtiyarlığın verdiği düşkünlük ve cimrilikten sana sığınırım".demiştir. Peygamberimiz bu sözü söylüyorsa neden cimri olalım.
Ee ne demiş atalarımız. "Ev alma,komşu al." demişler. Çünkü insanın malı mülkü insana hiç birşey kazandırmaz. İnsan insanlarla mutludur. İnsanda mutlu olduğu kişiyle birlikte olmalıdır. Mutlu olduğu kişilerle birlikte olsun ki dünya nimetlerinden yararlansın hepsinden olmasada en güzellerinden yararlansın
TOPRAK BULUT
Yoksul
insan dünyanın bazı nimetlerinden fakat parası olupta cimri olan bir insan
dünyadaki bütün nimetlerini kaçırır. Fakir yani
yoksul insan elinden geldigince hayatı yaşamaya çalışır bu işe örnek
vermek gerekirse şimdi asgari ücretle çalışan bir insanın süper lüks bir yere
gitmesinizi bekleyemeyiz fakat daha küçük bir mekana gitib doyasıya eglenebilir
fakat madi durumu iyi olan bir insan lüks bir yere gitmeye gücü yeter fakat
cimri ise hiçbir yere gitmez evde oturur arkadaşlarını veya ailesini çagırmaz
çünkü onu için hazırlık yapması gerekir
ve yapmak istemez . ben cimri insanları anlamıyorum zaten dünyaya bir defa
geliyoruz onun için eglenmeliyiz sırf
dünr dünyaya bir defa geliyoruz diye de çar çur para harcamamalıyız yarını düşün meliyiz .
cimri insan para biriktirir bunu al miyim bunu yemiyim buna gitmiyim diye diye
bir bakmış hayatı elinden kaymış gitmiş . bence hayatı sanki son gün müş gibi
yaşamalıyız çünkü asıl öyle yaşadıgımızı anlarız küçük şeylere para harcamaktan
kaçınmamalıyız bu nu. Cimrilik yaparak durumu kötü insanlara yardım etmekten
kaçınmamalıyız yaptıgımız yardım bizim için çok küçücük olsa bile karşı taraf
için çok büyüktür cimrilikl gerçekten çok kötüdür ve insanın hayatını son
derece kötü etkiler fakat bonkör olmak gayet iyidir ve insanın hayatını son
derece iyi etkile fakat bonkör olcam diye bütün varlıgımızı harcamamalıtız
dikkat etmeliyiz
ADALET
Adalet Nedir
?
Adalet
kötülük yapmamak, herkese hakkını vermek ve layık olduğu muameleyi yapmak.
Haksızları
terbiye etmektir.
Adalet,
haklı ile haksızın ayır edilmesidir adalet ahlak ve din ile de ilgilidir adalet
hak ve hukuka uygunluktur adalet herkesin eşit olmasıdır.
Herkesin
yasalarla tanınmış olan türesini yerine getirme, verme, başkalarının türesine
uyma, saygı göstermektir.
Aslında
adalet kelimesinin anlamı tam olarak bulunamamıştır ‘Platon’un devlet’inden’
beridir tartışılan bir konudur.
Aristotelisin
görüşüne göre herkese eşit davranmak
adalet için yeterli değildir. bir hukuk düzeni güçsüzleri koruduğu ölçüde
adaletli olabilir.
Bence de haklıdır çünkü çocuklara zevkleri için zarar
veren bir canavarla açlıktan ölmemek için
ekmek çalan çocuk aynı adalet sistemiyle
yargılanacaktır.
Bence adalet denen bir şey yoktur adalet
çocuklara zarar veren canavar ölmedikçe buna adalet denemez.
Bence adalet denen bir şey yoktur güçlü olan hayatta
kalır iyi olanlar kötüyü cezalandırır bunu yaptığında kendiside kötü olur bir
çözümü yoktur.
Hayvanlardaki sistem bizde de geçerlidir güçlü
olan hayatta kalır güçlü olan yasalara uymak zorunda değildir fakat kötüdür ama
bu durumu değiştirmez ona bir şey yapamayız güçsüz olanı
Yasalar çerçevesinde korumaya çalışırız
başaramayız ve de buna adalet deriz.
Birde ‘ilahi adalet’ vardır buda er geç her şeyin
adil bir şekilde halledileceğini düşünen insanların inandığı adalet sistemidir.
Kısaca cennet cehennemdir.
YILDIZ BALTACI
Cimrilik ve yoksulluk
İnsanlar için en kötü
karakter bence cimrilik. Cimrilik sadece etrafınızdaki insanların sizin
hakkınız da düşüncelerine değinmiyor, kendinize olan saygınızda bu davranış
bozukluğundan dolayı gidiyor. Cimri olan insanlar bekride geçmişte
yaşadıklarından dolayı veya hayatında gördüğü ve çok etkilendiği bir durum
yüzünden olmuş olabilir. İnsanlar hayatları boyunca bir çaba içindedirler
aslında insanlar bu hayatta paylaşımcı olmak zorundadırlar. Sadece para değil
bence duygu paylaşımı daha öncelliklidir. Mesela bir annenin çocuğuna verdi
sevgi, aşkta olan paylaşım, arkadaşla olan güven paylaşımı… bu saydıklarımı
yoksul bir insan yapabilir ama asla cimri bir insan yapamaz. İnsanlar cimrileri
pek sevmez. Çünkü dünyanın bir diğer anlamı ise paylaşımdır. Yoksullar en iyi
anlar bu olayı ve eğer dünya tersine dönse yani yoksullar ve zenginler yer
değiştirse yoksullar o an için zengin oldukları için kendinden daha az miktarda
geçinenlere yardım edecekti belkide tersi olurdu… yalnız kalmak bir
hatsallıktır kanser gibidir yavaş yavaş derinden öldürür insanı cimrililik
hastalığıda öyledir. Hatta onlar kendilerine karşı bile pinti davranırlar. Bu
insanlar asla mutlu olamaz. Çünkü etrafında onu mutlu edecek güldürecek insanlar
yoktur. Yoksulluk cimrilikten iyidir. Yoksul ama gönlü bol insanlarda var
elbet. Parasal anlamdada gönlü bol duygusal anlamdada. Filmlerdede yoksullar
hep daha mutludur ne olursa olsun gülecek bir sebepleri oluyor. Evet bazen
duygusal sahneler oluyor fakat gülünç sahnelerde oluyor. Ama bazen filmler
cimri iş adamlarını da gösteriyor onlar hep çatık kaşlı hep bir
memnuniyetsizlik yanındakilere onun parasıyla çalışıyorlar diye bağrıyorlar. o
yüzden aslında yoksulluk ve zenginlik
bir maden parçasıyla değil. Göğüs kafesinin sol tarafında olan organladır. Dünya
büyüktür nerde ne olacağı belli olmaz veren Allah geri almasınıda çok iyi bilir
o yüzden ne olursa olsun paylaşımcı olmalıyız
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder